“Benim için en büyük motivasyon kaynağı, çevremdeki insanlara değer katmak ve danışanlarımın yaşam kalitesini artırmak için ne yapabilirim düşüncesidir. ”
Merhaba, ben Fizyoterapist Fatih Evlice.
1993 yılının Ekim ayında dünyaya geldim. İlk ve ortaöğretimimi tamamladıktan sonra üniversite sınavına girdim ve Mustafa Kemal Üniversitesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon bölümünü kazandım.
Okul stajları ve saha çalışmaları mesleğimi pratiğe dökmeye başladığım dönemlerdi. Başlangıçta hastanelerde başladığım stajlarım, daha fazla öğrenme arzumu körüklüyor, öğrendiklerimin daha fazlasını yapabileceğime inandırıyordu. Sporcu sağlığı ve manuel terapiye olan ilgim, Ankara’da bu alanda çalışanların varlığını fark etmemle daha arttı. Bu süreçte tanıştığım hocalarım, sadece mesleki değil insani bakış açımı da derinleştirdi.
Tedavi Ettiğim Danışanlarımın Yorumlarına Göz Atın.
“Danışanlarıma bir robot veya makine olarak bakmak yerine duygu ve düşünceleri olan bir varlık olarak, insan olarak yaklaşma fikrini benimsedim ve bu yaklaşımımı hayatım boyunca bırakmamayı düşünüyorum.”
Ankara’da mesleğime değer katabilecek staj arayışı içerisindeyken, sosyal medya aracılığıyla iletişime geçtiğim hocalarım, beni kliniklerine davet ettiğinde içimde heyecan ve merak bir aradaydı. Onlarla tanışmak için gittiğimde, karşımdaki insanların benim için ne kadar değerli olacağını o an kestiremiyordum. Ancak tanıştıktan sonra staj sürecim başladı ve uzun bir süre onların yanında geçirdim.
Bu staj sürecim, mesleki anlamda geniş bir bakış açısı kazanmamı sağladı. Özellikle, danışanlara nasıl daha fazla katkı sağlayabileceğimi öğrenerek büyük bir mesleki zenginlik elde ettim. Ama asıl önemlisi, hayata dair derin bir bakış açısı kazanmamdı. Bu deneyim sadece bir staj değil, aynı zamanda hayatım ve mesleğim için önemli bir felsefe kazanmamı sağladı. Danışanlarıma bir robot veya makina olarak bakmak yerine duygu ve düşünleri olan bir birey, insan olarak yaklaşma fikrini benimsemeye başlamaştım ve bu yaklaşımımı hayatım boyunca bırakmamayı istiyorum. Bu değerli hocalarım, benim için her zaman özel ve minnet duyacağım kişiler oldu.
Meslek hayatıma başladıktan sonra ilk hedefim olan sporcu sağlığı alanında çalışmaya başlamaktı ve bu doğrultuda bir futbol klübü ile anlaşma sağladım. Spor klübünde çalışmak eğlenceli bir deneyim olmanın yanı sıra mesleki açıdan da benim için önemli bir gelişim sağladı. Daha sonra bir başka futbol takımına geçerek spor fizyoterapistliği alanında daha derin deneyimler kazandım. Ancak içimde her zaman, hocalarımla birlikte manuel terapi alanında çalışmak isteme arzusu vardı. Zaman içinde bu isteğim gerçekleşti ve meslek hayatımı, değer verdiğim hocalarım ve iş arkadaşlarımla birlikte manuel terapi üzerine sürdürmekteyim
Elde ettiğim her başarıda, öğrendiğim her dersin bir bedeli olduğunu öğrendim. Okul, staj ve iş hayatım boyunca yılmadan, adım adım ilerleyerek büyük emekler harcadım ve halen harcıyorum. Babamın daima hatırlattığı “Harcadığın hiçbir emek boşa gitmez” sözü her zaman benimle oldu. Bu yüzden emek vermek, çaba göstermek benim için bir yaşam tarzı haline geldi. İçimden geldiği gibi, isteyerek ve büyük bir mutlulukla bu ilkeyi hayatımın her alanında uyguluyorum.
“Babamın daima hatırlattığı "Harcadığın hiçbir emek boşa gitmez" sözü her zaman benimle oldu.”
"IKOMT Manuel Terapi eğitimi, bilimsel bir temelde, belirli bir tekniğe sıkışıp kalmadan, insanların yaşamlarına dokunmanın inceliklerini doğru bir şekilde kavramamı sağladı."
Benim için en büyük motivasyon kaynağı, çevremdeki insanlara değer katmak ve danışanlarımın yaşam kalitesini artırmak için ne yapabilirim düşüncesidir. Bu motivasyon kaynağımı işime olan tutku ve arzumla birleştirdiğimde, ortaya çıkan sonuçların ne kadar başarılı olduğunu görmek beni daha da motive ediyor.
Tabii ki çalışırken sadece emek harcamıyorum. Bilimin rehberliğinde ve elde ettiğim mesleki deneyimlerle insanlara katkıda bulunmaya odaklanıyorum. Bu amaçla çeşitli eğitimler aldım. Bu eğitimler arasında benim için en önemlisi IKOMT manuel terapi eğitimi oldu. Bu eğitim, bilimsel bir temelde, belirli bir tekniğe sıkışıp kalmadan, insanların yaşamlarına dokunmanın inceliklerini doğru bir şekilde kavramayı sağladı. Hala bu beceriyi geliştirmek için çaba harcamaya devam ediyorum.
“Çalışma Disiplinimi Hocam Ezdeşir Kemali’ye borçluyum.”
Danışanlarımla içten bir iletişim kurar ve onları yaşadıkları her şeyi detaylı bir şekilde dinlerim. Dinleme sürecinin ardından detaylı bir fizik muayeneyle değerlendirme yapar, elde ettiğim veriler doğrultusunda bir tedavi planı oluştururum. İlk olarak danışanıma durumunu anlatır, planladığım tedavi programını tüm detaylarıyla açıklarım. Tedavi sürecinde, danışanlarıma evde yapabilecekleri egzersizler gibi ödevler de vererek bu süreci birlikte yürütürüz.
"Danışanlarımla içten bir iletişim kurar ve onları yaşadıkları her şeyi detaylı bir şekilde dinlerim."
“Özellikle kendi kendime karşı dürüst olmak benim için çok önemli. İnsanın kendine karşı dürüst olması, en başta gelen erdemlerden biridir diye düşünüyorum.”
Her bir kişi ile olan ilişkimde ayrı ayrı emek harcarım. Tedavi sürecinde, sadece kendimi değil, ailemi temsil ettiğimin farkındayım. Yaptığım iş, benim için öğrenme sürecinde destek olanları ve rehberlerimi temsil eder. Eğer gereken çabayı göstermezsem, onların bana harcadığı emekleri yeterince karşılamamış olurum. Bu sebeple, her durumda elimden gelenin en iyisini yapmaya kararlıyım. Her şeyden önce, dürüstlüğü asla terk etmem, özellikle kendi kendime karşı dürüst olmak benim için çok önemli. İnsanın kendine karşı dürüst olması, en başta gelen erdemlerden biridir diye düşünüyorum.
“Zayıf yönlerimi güçlendirerek sürekli kendime yeni şeyler katmaya ve öğrenmeye devam etmeye çalışıyorum.”
Kişisel ve mesleki gelişimde kritik bir nokta öğrendim: Sadece güçlü yanlarıma güvenmemeli, zayıf yönlerimi de belirleyip güçlendirmeliyim. Eğer bunu başaramazsam, çevremdeki insanlara katkı sağlama fikrimi gerçekleştiremem. Bu nedenle, zayıf yönlerimi güçlendirerek sürekli kendime yeni şeyler katmaya ve öğrenmeye devam etmeliyim. Bu prensip, benim için hayati bir öneme sahip ve her zaman bu yolda ilerlemeyi sürdüreceğim.
